Bursa'da bir grup öğretmen tarafından daha önce kurulan özel encümen, 1925 yılında Coğrafya Encümeni'nin de ilk şubesi olarak kabul edilmiştir. İşte bu ilk şubenin düzenlediği Keşiş Dağı'na tırmanış gezisine katılan heyette bulunan Türk Tıp Tarihi Kurumu'nun kurucularından Dr. Osman Şevki Bey, dağın ululuğu karşısında büyülenerek "Ne ulu dağ!" demekten kendini alamamış ve Ankara'ya döndüğünde bir rapor hazırlayarak dağın adının "Uludağ" olarak değiştirilmesini teklif etmiştir.
Mareşal Fevzi Çakmak bu öneriyi uygun görmüş, bundan böyle haritalara dağın "Uludağ" adıyla geçmesini sağlamış ve bu ad günümüze kadar aynı şekilde ulaşmıştır. Soyadı kanununun çıkması sonrasında ise Dr. Osman Şevki Bey, "Bursalı" olan lakabını bırakarak "Uludağ" soyadını almıştır.